Allah'u Tealâ, insanları muhteşem bir şekilde etten ve kemikten yaratmıştır. Günümüzdeki ileri teknoloji bile hala bir vücut parçası dahi yapacak yetenek ve güce sahip değildir. Allah Celle Celalühü, insanları yaratıp dünyaya bir bedende imtihan üzere göndermiştir. Bu imtihanların arasında sağlık konuları da yer almaktadır. Çekeceğimiz en ufak bir ağrı dahi bir imtihan sayılır. Fakat Allah Azze ve Celle bizi dünyada bu şekilde başıboş ve yalnız bırakmamış, çekeceğimiz sıkıntılara karşı çarelerini de göstermiş ve öğretmiştir. Sağlık konuları için dünya üzerinde çeşitli ilaç ve tedavi yöntemleri vardır. Ancak bu yöntemler olsa bile, Allah (C.C.) her dertte olduğu gibi hastalık ve ağrılarda da kendisine sığınmamızı ister. Yaratana sığınmanın en güzel yolu hatta tek yolu duadır. İşte bu noktada tıbbın yetmediği yerde Allah (C.C.)'dan dua ile şifa istemeliyiz. Fakat tıp ilaç ile çare buluyor diye duayı asla bırakmamak gerekir. Nitekim dertlerimize devayı verecek olan O (C.C.)'dur. Resulullah (s.a.v.) ağrılarımızda ve hastalıklarımızda okumamız ve Allah'u Teâlâ'ya yakarmamız için bizlere çeşitli dualar öğretmiştir.

Rasûlullah Efendimiz Sallâllahü Aleyhi ve Sellem bir hasta ziyaretine gitmişlerdi. Hasta olan kişinin ağrısı ve sancısı çoktu. Ağrısına dua olarak şöyle buyurdu: "Ağrıyan yeri sağ elin ile yedi kez mesh et. Her seferinde de 'E'ûzü bi'izzetillâhi ve kudretihî min şerri mâ'ecidü ve ühâzir' oku!" (Bostan-ül Rifin)

Bir başka ağrı duasını yine Efendimiz Aleyhisselâtu Vesselam şöyle tarif etti: "Yağmur suyunu toplayıp, üzerine Fatiha-i Şerife, Ayetel Kürsi, İhlas, Felak ve Nas surelerini yetmişer kere okuyun. Bu sudan aralıksız yedi sabah içenlerin hastalıkları ve ağrıları iyi olur." Bir kişinin yapması uzun sürebilir diye, birkaç salih Müslüman aralarında paylaşarak okuyup suya üfleyebilirler.

Hz. Ayşe, ağrı konusunda şunu rivayet etmiştir: "Rasulullah bir yere ağrıdığında İhlas, Felak ve Nas surelerini okur, mübarek avucuna üfler ve elini ağrısı olan yere sürerdi."

Ayrıca kalp ağrısı için de "Ellezîne âmenû ve amilussâlihâti tûba lehum ve husnü meâb" duası tavsiye edilmiştir.

İnsanlar, hayatlarının bir noktasında mutlaka çeşitli ağrılar ve sağlık sorunları ile karşı karşıya kalırlar. Bu durumlarda tıbbi tedavi yöntemlerinin yanı sıra, manevi bir destek olarak dua etmek de büyük bir önem taşır. Allah (C.C.)'a sığınarak yapılan dualar, kişiyi manevi olarak rahatlatır ve huzur verir. Bu nedenle, ağrılarımızda ve hastalıklarımızda dua etmeyi ihmal etmemeli ve Allah'tan şifa dilemeliyiz. Unutulmamalıdır ki, gerçek şifayı veren Allah (C.C.)'dır.